Ser havasında belirli gazların karışımı olduğunu ve bunların etkilerini önceki konularda işlemiştik. Bu konumuzda CO2 etkisi ayrıca incelenecektir.
Normal havada % 003 civarında CO2 vardır. Ser içindeki CO2 konsantrasyonu, dışarıdaki havaya oranla inişli ve çıkışlıdır. Çünkü bitkiler solunum Yaparken CO2 ve O2'yi kullanır. Karanlıkta (gece veya bitkileri kısa gün için karatmada) bitkiler O2'yi alıp CO2'yi verir. Bu bakımdan havalandırılması azaltılmış bir serde sabah saatlerine doğru CO2 miktarı artar, O2 miktarı yükselir. Işıklı bir ortamda (doğal veya suni ışıkta) yukarıdaki olayın tersi meydana gelerek CO2 oranı azalır, O2 oranı artar. Havalandırma dışarıdaki havanın ser içersine girmesiyle normal seviyesine ulaşır. O2 ve CO2 oranları normal hava standartlarında kalır. Ancak ser yetiştiriciliğinin amacı kısa süre içinde hızlı bir büyüme ve gelişme ile en kaliteli ve verimli ürün almaktır. Serde ışık şiddeti ve süresi ne kadar iyi ise, bunu yanında sıcaklık istenen düzeylerde bulunuyorsa ve bitkilerin su gereksinimleri tam karşılanıyor ve topraktan mineral maddeler yeterince almıyorsa, bitkide büyüme hızlanır. Bitkiler bu sırada daha fazla CO2'ye gereksinim duyarlar. Ortamdaki normal %003 CO2 seviyesi bu hızlı gelişmeye yeterli olmayabilir. Her hangi bir yoldan yeterli olmayan CO2 miktarı daha da arttırılacak olursa gelişmeleri çok daha fazla artar. İşte bir serde normal CO2 oranını yükseltmek ve bitkilerin daha iyi geliş-melerini sağlamak için yapılan işlemlere "karbondioksit gübrelemesi" denir. Çeşitli zamanlarda ve değişik yerlerde yapılan araştırmalarda, ilave CO2 verildiğinde diğer gelişim faktörleri de yeterli düzeyde ise, verim ve kalite artışı % 20-40 oranında artmaktadır. Zamansız ve dikkatsiz yapılan gübrelemelerde başarı oranı oldukça düşer ve yapılan emeği karşılamayabilir. Bu bakımdan gübreleme belirli koşullar oluşması halinde isteneni verir. Bu istekler ışık şiddeti, sıcaklık, nem oranı, su miktarı ve hava hareketidir. Bu faktörler bitki tür ve çeşitlerine göre değişir ve bunların değişim oranlarına göre belirli bir hacimdeki sere belirli ppm oranlarında CO2 uygulaması yapılır. Bu bakımdan burada değer vermekten kaçmıyoruz. Ancak bitkilerin en aktif olmağa başladıkları sabah saat 8-10 ve akşam 15-17 arasındaki uygulamalardan en iyi sonuçlar alınmaktadır.
Karbondioksit gübrelemesinde değişik uygulamalar yapılır. Bunların ilki her hangi bir maddenin yanmasıdır. Yanma sırasında oksijen kullanılır ve yanma sırasındaki O2 madde içinde bulunan C ile birleşerek, dışarıya CO2 olarak çıkar. Yanma yavaş ve hızlı iki şekilde cereyan eder. Bir organik maddenin parçalanması, ihtimara uğraması yavaş yanmaya örnektir. Bu yanma gözle görülmez, ancak hissedilir. Bu bakımdan serlerde organik gübreleme yapılması aynı zamanda CO2 gübrelemesine de yol açar. Çeşitli ahır gübreleri, kompost, yeşil gübreleme birer organik gübreleme şeklidir. Toprağa atılan organik maddelerin hepsi belli bir süreç içinde, topraktaki mikroorganizmalar tarafından parçalanırken, bu sırasında yavaş bir yanma olayı meydana gelir, ortama yanma süresince ağır ağır bir sıcaklık ve CO2 verilir. Bitkiler ser ortamına verilen bu CO2'yi kullanır.
Hızlı yanmada çeşitli maddeler yakılır, olay ateş olarak gözle görülür ve etrafa verdiği ısı, sıcaklık olarak hissedilir. Bunun için, hızlı yanma olayı yavaş yanmadakinden daha çabuk cereyan eder ve etrafa daha fazla CO2 verir. Bitki yetiştiriciliği yapıldığından, ser içinde her türlü maddenin yakılması mümkün değildir. Çünkü bu yanma sırasında SO2, NO2, O3, CO, NH3, C2H4 ve C3H6 gibi bazı istenmeyen maddeler ve bitkilere zararlı olan gazlar da neşredilir (SEVGİCAN 1975).
BERKEL (1966) yanmanın tam yapılmaması halinde, oluşan gazları ve değerlerini Cetvel 15' deki gibi vermektedir.
Serde sadece CO2 gübrelemesi yapılırken oluşan gazlardan insan
ve bitkilere zarar verecek gazlar meydana gelmez, seri ısıtmak için kul
lanılan çeşitli sobaların yakılması sırasında baca ve boruların eklem
yerlerinden sızıntı yapmasıyla da karşımıza çıkar. Özellikle memleketi
mizde odun, talaş, ağır yağ yakan sobalar geniş çapta kullanıldığından,
ve bunların baca sistemleri iyi yapılmadığından kaçaklar fazla olmak
tadır. Isıtma çoğu kez bitkileri dondan korumak amacı ile yapıldığından
ve kısa sürelerle sobalar yakıldığından bu gazların etkisi pek anlaşıla
mamak veya etkilenmiş ise, neden olduğu yetiştiriciler tarafından tespit
edilememektedir. 1
Cetvel 15. Serde çalışan ve yetiştirilen bitkiler için zararlı olabilecek ppm gaz değerleri
Türü
SO2
NO2
NH3
Gazlar
o3
ve zehirli CH2O
ppm dej CO
|erleri C2H4
C3H6
Bitki İnsan
0,2 5,0
20 5
10 50
0,2 0,1
0,7 5,0
500 100
0,05
50
Doğal gazın, propan ve bütan gibi gazların özel sobalarla yakılması serde oluşacak, zararlı gaz oranı en aza indirgenir ve bu gazların yanması sonucu oluşan CO2 ile gübreleme yapılır. Gazlar tüplere doldurulur ve satılır.
Bazı ülkelerde CO2 sanayi elde edilir. Bazı ülkelerde ise, yer altı doğal gazı olarak çıkartılır. Bu gazlar tüpler içinde sere getirilir ve üzerine gaz miktarını ölçen saat ve ayarlayıcı tüp başlığı takılarak kullanılır. Saf sanayi CO2'nin hiç bir kötü yan etkisi yoktur. Ancak bu gazların fiyatları biraz daha yüksektir. 1 kg sıkıştırılarak doldurulmuş sanayi tüpünden 500 litre CO2 gazı elde edildiği ve bir tüpten 5 kg'lik gaz bırakıldığında 1000 m2'lik taban alanı olan serde yeterli CO2 oranı ulaşıldığı belirtilmektedir.
Yer altı doğal gazlarının içinde daha çok metan (Cty bulunur. İm3 metan doğal gazı yandığında 1,8 kg CO2 gazı, 1,5 kg su buharı, 8000 kg ısı elde olunur.
Ticarette daha çok % 95'lik propan (C3H3) ve bütan (C4Hı0), bazı yerlerde ise propan ve athen karışımı gazlar kullanılır. Bu gazların sobalarda yakılması sırasında ortama %001 oranında kükürt gazı da çıkar. Kürt gazı oranın ser havasındaki miktarının %002' yi geçmesi halinde bitkilerde zararlanma görülebilir. 1 kg propanın yanmasıyla serde 3 kg CO2 gaz, 1,6 kg su buharı ve 11000 kcal/h ısı oluşur. Propan 33 kg'lik tüpler içinde satışa sunulur.
1 kg'lik petroleum'un yanması sırasında 3 kg CO2 gazı, 1,4 kg su buharı, 9500 kcal/h ısı, % 005 kadar çıkabilen kükürt gazı ve is meydana gelir. Bu yol en basit ve çok ucuz bir CO2 gübreleme yöntemi olduğundan, bir çok işletmede satış fiyatı düşük olan kıvırcık, baş salata ve marul gibi sebzelerin yetiştirilmesinde öncelikle tercih edilir. Fakat dikkatli olunmazsa kükürt gazı bu bitkilerde gelişim bozukluğu, zehirlenme gibi kötü etki meydana getirebilir, is kirliliğe yol açabilir ve ürünü satılamaz durma sokabilir.
WİNDEN' in yaptığı denemelerde 1000 m2'lik taban alanı bulunan bir serde saatte 1,6-2,0 kg propan veya petroleum gazının sobalarda yakılması, 5 kg CO2'nin tüpten bırakılması gereklidir. Bu şekil bir uygulamada ser içindeki CO2 oranı %010- 012 arasında sabit kalabilmektedir. Bir diğer araştırmada ise, 1000 m2lik serde 4,5 litre petroleum %020-025 arasında CO2 konsantrasyonu oluşturmaktadır. Elde edilen bilgiler arasında bazı ufak çelişkiler gözlenmektedir. Bu ser taban alanının verilmiş, ser hacminin gösterilmemiş olmasından kaynaklanmaktadır. Bilgiler taban alanı yerine ser hacmi olarak verilseydi, değerlendirmeler daha sağlıklı yapılabilirdi.